29 Aralık 2013

Aşk, Bile Bile Tutsaklıktır!

Bmigo
Fashion May Kill, Perfume May Kill yerine yazdı.


Ortaokul mu ilkokul mu onu bile hatırlamıyorum ancak beynimin gidebildiği en geçmişte hatırlayabildiğim ilk parfüm reklamı Privacy'nin.

Yazının konusunu düşünürken birden kafamın içinde bi ses ''Privacy for Men, Privacy for Women Aşk, bile bile tutsaklıktır!'' dedi. Böyle parfüm şişelerinin içinde adamla kadın dönüyorlar mıydı neydi net hatırlamıyorum ancak en son parfümü sıkıyorlar ve az önce yazdığım replik seslendiriliyordu. Gidip almıştım siyahından, güzel kokuyordu laf etmeyeyim şimdi.

Neyse, işte yeni yıl için yaptığımız modifiye Secret Santa'dan bana çıkan Perfume May Kill'e ne yazsam, parfüm dünyası bir derya, bir deniz derken dedim parfümün kendisine hiç bulaşmayayım gideyim parfüm reklamları yazayım. Öyle olunca da, taa deodorantı parfüm sandığım zamanlardan Privacy'ye yer vermeden edemedim. Alın bu da anlamsız bir şekilde saatlerce satranç oynanan Privacy reklamı:



Eminim siz de hatırladınız!
Gelelim deodorant değil de asıl parfümlerin reklamlarına; zaman değiştikçe diğer her şey de değişiyor tabiî. İnsanların yenilikleri televizyondan değil internetten takip ettikleri şu zamanlarda, Youtube gibi bir platformun da varlığıyla birlikte, parfüm reklamlarının 30 saniye ile sınırlı kalması beklenen bir şey değil. Hatta öyle ki reklamlar kısa filmler şeklinde ünlü mü ünlü yönetmenler tarafından çekiliyor, sanat eseri oluyor.

Genel mesaj ''Bu kokuyu sürün ve seksilikten ölün!'' şeklinde olsa da istisnalar da var tabiî.

Gelin 3 gündür izlediğim milyonlarca reklamdan ''Vaay neler yapmışlar, nelerle uğraşmışlar'' diyeceğiniz, gözünüzü gönlünüzü açacak birkaç tanesine beraber bakalım.

Calvin Klein – Obsession



80'li yıllarda çekilen, oldukça tutkulu bu reklamda, gücüyle obsesyon hâline gelmiş sert bir kadın var. Hedef kitleyi daraltıcı bir etkisi olduğunu düşünüyorum açıkçası ama en azından bir tık farklı.  Keskin geçişler çok güzel. Tokat ise beni benden aldı.

Yves Saint Laurent – Opium



Piyasaya sürüldüğünde ciddi tartışmalara yol açan, adıyla uyuşturucu kullanımını özendirdiği iddiasıyla suçlanan parfüm, tüm karşıtlıkların arasından ününe ün katarak çıktı. Hatta nispet yapar gibi dev bir geminin getirildiği, üstüne de Truman Capote'nin oturtulduğu devasa büyüklükte bir açılış partisi düzenledi Yves Saint Laurent. Yukarıdaki hafif Türk filmini andıran reklama anlam veremesem de, Linda Evangelista'nın bir o kadar anlamsız bakışları kendisini paylaşmam için yeterli bir neden oldu.

Chanel – No. 5



Biraz daha yakın geleceğe gelelim. Nicole Kidman başrollü No. 5 reklamı, kısa film şeklindeki parfüm reklamlarının öncülerinden. Hatta kendisinin tam adı No. 5 The Film. Moulin Rouge esintili reklam filminin yönetmeni de Moulin Rouge'un da yönetmeni olan Baz Luhrman. Film 42 milyon dolarlık bütçeye sahip. Nicole Kidman da 12 milyon dolar almış. Hayatlara bak!

Dior – Dior Homme



Guy Ritchie yönetmenliğindeki Un Rendez Vous, Jude Law ve Micheala Kocianova'nın bir çeşit baştan çıkarma oyunu oynadıkları kısa film. İleri derecede seksi bir çalışma.

Dolce & Gabbana – Light Blue



Mavi, beyaz, deniz! Ferah, tam yazlık bir reklam. Dolce & Gabbana'nın yine kökleriyle bağlantı kurup Akdeniz'e yöneldiği reklam filmi keşke ben de orada olsam dedirtiyor.

Dior – Eau Sauvage



Geçtiğimiz yıllarda Alain Delon'un La Piscine adlı filminden görüntüler kullanılarak oluşturulan reklam oldukça ilgi çekici. Eau Sauvage'ın klasikleşen şıklığı ile Alain Delon'un  zamandan bağımsız karizması mükemmel eşleşme olmuş.

Prada – Candy



Wes Anderson ve Roman Coppola yönetmenliğinde çekilen 3 parçalı filmde Mavi En Sıcak Renktir'den hatırladığımız Léa Seydoux oynuyor. Candy sürün ve bütün erkekler etrafınızda pervane olsun temalı film oldukça eğlenceli.

Dior – Miss Dior (Cherie)



Zaten zarafetten ölen bir insan olan Natalie Portman, Miss Dior rolünde iyiden iyiye elegansın timsali olmuş. Tam bir hanımefendi, prenses imajı için Miss Dior doğru seçenek gibi.

Paco Rabanne - Invictus




Avusturalyalı Rugby yıldızı Nick YoungQuest'in yeni yüzü olduğu parfümün reklamı, parfümü erkeklere satabilmek için gerekli tüm özellikleri taşıyor! Reklamda rakiplerini tek yumruk hareketiyle geride bırakan şampiyon, stadyumdan soyunma odasına elinde kupasıyla geçtiğinde kendini bekleyen güzel kadınlarla karşılaşıyor ve o bilmiş gülüşü atıyor! Gel de o havaya girme! Gel de alma bu parfümü! Nasıl koktuğu artık önemsiz.

Paco Rabanne'ın Invictus adlı bir de yarışması var. 7 farklı ülkeden 7 atlet büyük ödülle projelerini gerçekleştirebilmek için ''Invictus'' olmaya çalışıyorlar. Bir göz atmak için tıklayın.

3 yorum:

  1. Invictus reklamina taptim. Natalie portmani da kiskandim bu hayatta hileeyyriyis olabiliyorum ben zarif narin degil. Oouuufff!

    YanıtlaSil
  2. Prada-Candy reklamının eğlenceden ölmesi." Hallaaam çogüzel yaaaah" deyip deyip tekrar tekrar izlemiş olmam da bunun kanıtı olsa gerek.

    YanıtlaSil
  3. Invictus bambaşka bir olay olmuş fakat hâlâ Nicole nasıl bu kadar güzel olabilir diiyorum.

    YanıtlaSil

.