27 Ağustos 2013

Maison Francis Kurkdjian Absolue pour le Soir: Şehirli Orman Kaçkını


Asırlar önce hayvanların etinden, sütünden, derisinden ve kürkünden faydalanmayı akıl etmiş insanoğlu, kokularından istifade etmeyi de öğrendi. Bitkisel kökenli maddelerden yasemin, günlük ve sandal ağacını; geyikten elde edilen misk, balina ürünü gri amber ve kedi salgısı sivet ile eşleştirip en ilkel ve belki de duygusal açıdan en kuvvetli duyusunu şımarttı.

Yeni milenyuma yaklaşırken artan politik entelektüelizasyon ve farkındalık sonucunda hayvanlara karşı şiddeti durdurma ve hayvan hakları konularında atılan adımlar, bazı hayvanların soylarının tükenme tehlikesi altında olması ve üstüne de bu materyallerin yüksek fiyatı; parfümeride hayvan orijinli birçok ham maddenin kullanımını neredeyse imkânsız kıldı. Efemeral rayihalar ile insan cildi arasında bir köprü kuran ve Fransız grand parfums için vazgeçilmez konumdaki bu maddelerin ikamesinde laboratuarlarda doğmuş sentetik moleküller yahut nebati alternatifler kullanılır hâle geldi. Oldukça versatil ve esnek olan hayvansal notalar nice parfümörü baştan çıkardı, şaşırtıcı ve dramatik parfümlere fikir verdi. Francis Kurkdjian da bu vagona katılarak hayli mizahi—en azından benim için—ve mütecasir hayvansı bir kompozisyon olan Absolue pour le Soir’a imza attı.

Henüz yirmi beş yaşındayken hemen hemen tek gecede inanılmaz bir popülarite kazanacak olan Jean Paul Gaultier Le Mâle’i tasarlayarak (her ne kadar alenen ikrar edilmese de o esnada Quest’te birlikte çalıştıkları Christopher Sheldrake’in yardımı ile1) ismini duyuran Ermeni asıllı Francis Kurkdjian; bugüne dek Narciso Rodriguez for Her, Guerlain L'Art et la Matière Rose Barbare, Parfums MDCI Enlèvement au Sérail, Christian Dior La Collection Privée Eau Noire ve Elie Saab Le Parfum gibi birçok parfümün yaratım sürecinde görev aldı. Ayrıca Versailles şatosunda gerçekleşen Les Grandes Eaux Nocturnes de Versailles etkinliği için özel olarak kokulu mumlar tasarladı, kokulu köpük baloncuk enstalasyonu ve ortam kokulandırması yaptı. Fransız kültürüne ve sanatına armağan etmiş olduğu kazanımlardan ötürü 2009 yılında Kültür Bakanlığı tarafından kendisine Chevalier des Arts et des Lettres madalyasının verilmesinin ardından aynı sene kendi parfümevi Maison Francis Kurkdjian’ı kurdu.

Narenciye ve misk aksanlı Aqua Universalis, şöhretli ikili gül ve paçuli temalı Lumière Noire çifti ve Monsieur Kurkdjian’ın favori notalarından portakal çiçeği üzerine kurulu APOM (A Part of Me) gibi genellikle sofistike, şık ve temiz bestelerden oluşan katalogda yırtıcı Absolue pour le Soir hemen göze (burna?) çarpıyor. Yazının önceki kısmında mizahi demiştim çünkü Serge Lutens Muscs Koublaï Khän’ı evcil bulan, Frédéric Malle Musc Ravageur’le yıkanan ve yaz sıcağında Paco Rabanne La Nuit kullanmakta beis görmeyen benden tebessüm almayı başarmış bir parfüm. Bir süredir duş almamış vücutları andıran kimyon? Check. Bin bir çiçeğin çalınmış aromasını taşıyan visköz bal? Evet. Sıcak tenden yayılırcasına şehvetli sivet? Biraz daha lütfen. Absolue pour le Soir yabani bir hayvan; fakat biraz yaklaştığınızda yumuşak bir yanı olduğunu keşfedeceksiniz.

İlk nefeste yoğun kimyon ve hafif fekal sivet karşılıyor koklayanı. Ter ile arasında teşbihe mahal vermeyecek kadar mesafe bırakan kimyon gittikçe derinleşirken hararetli ylang-ylang ve ambrosiaya benzer koktuğundan şüphelendiğim enfes bal notası katılıyor konvoya. Tarçın nüansıyla benzoin, tatlı gül ve sütvari sandal ağacı karışımı daha oryantal topraklara taşıyor. Sivet ve kimyonun nispeten geri plana çekilmesini fırsat bilen sedir, dominant bala gem vurup kokuyu şurupsu istikamete gitmekten alıkoyuyor. Bu noktada pürüzsüz bir parfum ambré hissi veren Absolue pour le Soir’ın kalbine yerleşmiş günlük ve misk harmanın arasındaki boşlukları sis gibi doldurarak daha yuvarlak olmasını sağlıyor.

İlkel tarafını saklamaktan ziyade gururlu bir biçimde modernizmiyle birleştiren Absolue pour le Soir, hem erotik hem de konforlu olmayı başarıyor. Sivet ve bal gibi cüretkâr hayvansı notalarla bezeli klasik gül ve sandal ağacı akoru saatlerce teni terk etmiyor. Yoğun bir yapıya sahip; ancak opak ve boğucu değil. Gene de kullanımda itidal yoluna gitmenizi öneririm. Tabii yaklaşanların ahlakınızdan şüphe etmelerini istemiyorsanız…


*Görsel: Esquire UK dergisi için Sofia Coppola’nın objektifinden Kirsten Dunst.


                                                                                                                                                M

4 yorum:

  1. BAZEN YEMEĞE GİTTİĞİMDE KALABALIK VE İŞTAH AÇICI BİR MENÜNÜN İÇİNDEN, HİÇ DE İSTEMEDİĞİM HALDE; IZGARA TAVUK YAHUT IZGARA KÖFTE'Yİ SEÇERİM. DİĞER SEÇENEKLERİ TELAFFUZ EDEMEYECEĞİMDİR ÇÜNKÜ. HELE BİR DE YANLIŞ TELAFFUZUM GARSON TARAFINDAN DÜZELTİLMEZ Mİ?? UTANÇ MAY KILL...

    (YALNIZCA KENDİMİ TEKİN ACAR 'A FALAN GİRİP, YAZINI GÖSTEREREK "ŞUNDAN" DERKEN HAYAL ETTİM.)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir garsonun seni haklı ya da haksız olarak düzeltmesinden korkarak hayattan almak istediğin tattan mahrum kalmaya kendini mahkûm etmeyi hak etmiyorsun MBO. Korku DOES kill.

      Telaffuz ile ilgili yardım alabileceğin iki güzel kaynak önerim var. Birincisi Fransız doğumlu bir parfümseverin kendi sesini kaydedip yüklediği http://fragnameoftheday.blogspot.com/ sitesi. İkincisi ise yalnızca kokulu dünyayla sınırlı kalmayıp herhangi bir dilde istediğin kelimenin telaffuzunu bulabileceğin http://www.forvo.com/.

      Sil
  2. :,) İNSANLIK ÖLMEMİŞ!!!!!!!!!!!!

    YanıtlaSil
  3. Uzun bir aradan sonra tekrar aramıza döndüğün için çok mutluyum.

    Yazın için de şunu söyleyebilirim: Şimdiye kadarki en beğendiğim yazın.

    YanıtlaSil

.