7 Mart 2014

Çıplaklık

Deriznoniidtumi
Photography May Kill

Genel olarak, kimliğin içinde barındığı bedenin, herhangi bir örtenden arındırılmış hali çıplaklıktır. Zorlu doğa koşulları karşısında koruma sağlamak amacıyla örtünmenin başladığı dönemden itibaren sürekli etkileşim içinde bulunduğu kültürel, toplumsal, ekonomik ve dini koşulların yanında insanoğlunun durmaksızın yarattığı ve geliştirdiği ahlaki değerler sonucu "ayıp" kavramıyla karşılaşıldığında "anormal"leşen bir kavram olarak karşımıza çıkar. Ahlaki açıdan evrensellik söz konusu olmadığından her kültüre göre değişen ölçütleri de barındırmaktadır. Güney Etiyopya'da kadınların üstsüz gezmesi normalken, birçok Müslüman ülkede çıplaklık illegaldir. Ya da Kore'de "Jjimjilbang" olarak adlandırılan "public bath"ler oldukça yaygın olmasına rağmen unisex alanlarda çıplaklık yasaktır.

Yukarıda sıraladığım şekliyle dinlerin ortaya çıkması, ahlak anlayışının sürekli olarak değişmesi ve de toplumsal değişimler sonucu yasaklanan çıplaklık, kendini sanatta meşrulaştırmıştır. Çıplaklık gündelik yaşamda olduğu gibi sanatta da bazı dönemlerde katı bir biçimde sınırlandırılmış hatta yasaklanmıştır. Fakat bu zamanlarda bile çıplaklık bir tema olarak sanatta yerini almaya devam etmiştir.

Fotoğrafta bilinen ilk çıplak beden kullanımı Hippolyte Bayard’ın otoportresi "Le Noyé"  (Boğulmuş bir adam olarak öz portre). Bayard, fotoğrafın asıl mucidi olduğu iddia edilen kişilerden.


Bayard, geliştirmiş olduğu sistemle 20 dakika pozlama süresiyle doğrudan pozitif baskı yaparak görüntü elde etmeyi başarmıştır. Bu fotoğrafı da kendi geliştirdiği sistem ile, bu alanda yaptığı çalışmaların Fransız Bilimler Akademisi tarafından kabul görmemesini protesto amacıyla çekmiştir. Ben bunu öğrendiğimde gülümsemiştim çünkü kendini ölü ve çıplak olarak fotoğraflaması özellikle o dönem için ciddi bir zeka ve "haya" isteyen bir şey olsa gerek. Aşağıdaki yazıyı fotoğrafa eklemesi epey hoşuma gitti, güzel bir kafanız varmış Bayard. Melankolini, yalnızlığını, düş kırıklığını daha nasıl zeka kokarak dile getirebilirdin ki, yerim seni adam:

 “Diğer yüzde görülen vücudun sahibi Bay Bayard’dır, harika sonuçlarını yeni gördüğünüz ya da görmek üzere olduğunuz yöntemin mucidi. Bildiğim kadarıyla bu hünerli ve yorulmak bilmez araştırmacı yaklaşık üç yıldır icadını geliştirmekle meşgul.” 



“Akademi, kral, kendisinin kusurlu bulduğu bu çizimlerini gören herkes, sizin şu an yaptığınız gibi bunlara hayran kaldılar. Bu onu çok onurlandırdı ve ona bir peni bile kazandırmadı. Bay Daguerre’e çok fazla şey veren hükümet, Bay Bayard için bir şey yapılamayacağını söyledi ve zavallı adam kendini boğdu.”

“Ah, insani şeylerin fani doğası! Sanatçılar, bilim adamları, gazeteciler uzun süre onunla ilgilendiler ve simdi birkaç gündür morgda sergilenmekte ancak henüz ne bir kimse kendisini tanıdı ne onu soran biri çıktı. Bayanlar Baylar, koku duyunuzun etkileneceğinden korkun çünkü gördüğünüz gibi beyefendinin başı ve elleri çürümeye başlamaktadır, bu yüzden başka konulara geçelim.” 


Hippolyte Bayard-"Le Noyé"


(Şimdi kendimi düşünüyorum da yıllarca üzerine uğraştığım belki de hayatımı adadığım buluşuma bir başkasınınkini tercih edecekler; herhalde yapacağım en çakalca şey şöyle bir fotoğrafta sağ elimi nah yapmak olurdu.)

Gelelim daha kısa pozlama süresi ve daha kaliteli fotoğraflar elde edilmeye başlanılan ve böylelikle fotoğrafın yaygınlaştığı döneme. Erotik görseller insan için her zaman ciddi bir tüketim unsuru olmuştur. Ve artık gerçeğiyle birebir örtüşen erotik ve pornografik fotoğraflar çok ilgi çeker hale gelmişti. Öyle ki; artık bu görseller para karşılığı satılmaya başlanmıştı. İşte o dönemde satılan fotoğraflardan biri:


Anonim 1855


(Bu fotoğraf için cümlem yok, şöyle bazı kelimeler vereyim siz kafanıza göre bir şeyler yaparsınız: #meme, #bacak, #ikikadın, #kıl??, #kıltarağı??, #kılıtaramak!? )

Paul-Émile Miot Fransız donanmasına katılır ve fotoğraf tekniğini öğrenerek Senegal, Şili, Tahiti, Peru ve Markiz adalarında yerel halkı ve gündelik hayattaki yarı çıplak yaşayışlarını fotoğraflar.


Paul-Émile Miot- Two Tahitian me


Paul-Émile Miot- Le roi Vaitahu (The King of Vaitahu)

Kusakabe Kimbei 1881 yılında Japonya'da kendi stüdyosunu açtığında manzara, stüdyoda portre çekimi gibi alanlarda faaliyet gösterdikten sonra Geyşa kültürüne de yer vermeye başladı. Bu fotoğrafta yıkanan bir geyşa ve yardımcıları görünmektedir.



Kusakabe Kimbei- Home's Bath

1880’lere geldiğimizde, fotoğraf tekniğinde büyük ilerlemelerle daha da kısa pozlama süreleri kullanılmaya başlanmıştı ve artık hareketli nesnelerin fotoğraflarını çekmek dahi mümkündü. Eadweard Muybride, o dönemde üzerine bahisler oynanacak kadar merak konusu olan "Bir at dörtnala koşarken dört ayağı da aynı anda yerden kesilir mi?" sorusuna cevap bulmak için California valisi ve bir çok yarış atının da sahibi olan Lelan Stanford tarafından görevlendirilir. Muybride fotoğraf makinelerinden oluşan bir düzenek kurarak bu görüntüleri yakalamayı başarır: 


Eadweard Muybride- Riding Horse

(At çıplak diye ben...)

Muybride, aynı zamanda çıplak erkek ve kadının anatomik olarak kas yapısını incelemek için de fotoğraflar çekmiştir.




(hayde bre pehlivan)

Evet bu da böyle konuya ufak bir giriş olsun, devamı gelecek takipte kalın; "yatağa küs girmeyin."

6 yorum:

  1. Öncelikle hoş geldin aramıza Photography May Kill! :) Yazını çok beğendim. Fotoğrafa ilgili, alakalı bir insan olarak, senden çok şey öğreneceğimi düşünmekteyim :) Kolaylar gelsin!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşbulduk Aslı! Teşekkür ederim, öğrendiklerimi anlatıcam :)

      Sil
  2. Çıplaklık hâlâ çok ilginç ve güzel. Hoş geldin. :)

    YanıtlaSil
  3. Fotoğraf uzun zamanlardır güzel kalemlerden okumayı ve görmeyi istediğim bir daldı. İyi ki geldin blogumuza. Her yazın bu kadar güzel olacaksa biz okuyucular çok ama çok şanslıyız.

    Muybride'nin sıralı fotoğraflarına bayıldım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi ki geldim gerçekten! çok teşekkür ederim!

      Sil

.